Kırgızistan Türkiye Manas Üniversitesi’nde eğitim gören her öğrencinin bir kez olsun Türkiye’ye gitme arzusu olduğu bilinir. Manas Üniversitesi’nde başarılı beş öğrencisinin bu hayali Türk Dünyası Belediyeler Birliği (TDBB) tarafından gerçekleştiriliyor. Bizde bu beş şanslı öğrenci olarak TDBB’de staj yapma fırsatı bulduk. Staj komisyonu tarafından seçilen; İktisat Bölümü öğrencileri Cibek Satımbekova, Nurayım Matiraimova ve Cetigen Subanov, İşletme Bölümünden Nurkız Saparbekova, Finans ve Bankacılık Bölümünden Baktıgül Bakirova olarak bir ay staj yapan beş şanslı öğrenci olduk

TDBB’ye İlk Adımlarımız

Gidiş süremiz yaklaştığı zaman mutluluk, sevinç, heyecan, endişe ve biraz da korku hissi yaşıyorduk fakat staj sürecimiz başladığında, TDBB’nin misafirperverliği hemen dikkatimizi çekti. Uçaktan indikten sonra havalimanında bizi karşılayan ağabey, her konuda bize yardımda bulunan ablalarımız, her zaman bizi destekleyen TDBB’nin Genel Sekreteri Dr. Fahri Solak ve TDBB ailesi bizim için özel insanlara dönüştü. Kurumun profesyonel ve sıcak ortamı ilk günden itibaren kendimizi rahat hissetmemizi sağladı. TDBB bizim yurtta kalma, yemek, gezi programları ve hatta ulaşım dahil tüm masraflarımızı karşıladı.

Bir Ayın Ardından

Bir ay boyunca, TDBB’de gerçekleştirdiğimiz staj bizim için son derece öğretici ve ilham verici bir deneyim oldu. Bu staj deneyimi bize sadece Türkiye’nin yerel yönetim sistemini yakından tanıma şansı sunmakla kalmadı, aynı zamanda Türk dünyasındaki belediyecilik anlayışını da derinlemesine anlamamıza yardımcı oldu. Yeni millet, farklı coğrafya, değişik kültür, birbirinden lezzetli yemek tarzları, hatta farklı düşünceye sahip insanlarla bir arada kalmamız eğlenceli ve ilginç olmakla birlikte kendi kişiliğimizi de yakından tanımamıza katkı sağladı diyebiliriz. Türkiye’de kaldığımız süreç o kadar uzun sürmese bile bizim hatıramıza yerleşen anıları tek tek sayarak hepsini anlatabilmek çok zor. Çünkü bizim orada geçirdiğimiz her saat değerli ve keyifliydi. O anıları biraz da olsa sizinle paylaşalım.

Zeytinburnu belediyesi 

İlk ziyaretimiz Zeytinburnu Belediyesi’ne oldu. Gittiğimiz bu ilk belediye olduğu için heyecanlıydık ve yeni bilgiler edinmeyi umuyorduk. Sorularımız da bir hayli fazlaydı. Belediyenin mali hizmetler müdürlüğünün müdürü Mustafa Aymak, belediye sakinlerine sunulan hizmetleri, gençlere sağlanan fırsatları ve yapılan çeşitli faaliyetleri detaylı bir şekilde anlattı. Kendi iş hayatındaki zengin tecrübelerini de bizimle paylaştı ve iş hayatımızda başarılar dileyerek tavsiyelerde bulundu. Daha sonra, gençlik merkezine gittik ve burada gençlere yönelik faaliyetleri görmek bizi çok mutlu etti. Ayrıca Tıbbi Bitkiler Bahçesi’ni de gezme fırsatını bulduk. Ziyaretimiz oldukça verimli ve keyifli geçti.

Fatih belediyesi

Sonraki gittiğimiz Fatih belediyesine de ziyaretimiz çok ilginçti ve macera doluydu. Fatih’in en büyük kütüphanesinin güzelliği, yaz mevsimi olmasına rağmen öğrencilerin yoğunluğu bizim ilk dikkatimizi çeken şey oldu. Fatih Sanat Akademisi’ni ziyaret edince müzik dersine denk geldik ve geleneksel türküleri dinledik. Bu deneyim çok farklıydı çok beğendik ve teşşekür ettik, onlar da bize başarılar diledi ve ziyaretimize devam ettik.

Ümraniye Belediyesi

Staj kapsamında bir sonraki durağımız Ümraniye Belediyesi’ni de ziyaret etmek oldu ve burada Strateji ve Planlama Bölümü çalışanları ile bir araya geldik. Burada bize gerçekleştirdikleri projeler hakkında detaylı bir sunum yaptılar ve çalışmalarını anlattılar. Yapmış oldukları faaliyetler bizim çok ilgimizi çekti ve yeni bilgiler edinmemizi sağladı. Ayrıca, dijital kütüphaneyi gezerek, ülkemize benzer bir kütüphane kurma fikriyle döndük. Ekibin uyumlu çalışması da bizi çok etkiledi. Belediyenin millet bahçesi ise oldukça güzel görünüyordu. İktisat ve idari bilimler fakültesi öğrencileri olduğumuz için üniversitede edindiğimiz teorik bilgilerin gerçek hayatta nasıl uygulandığını görmek bu stajın en değerli kazanımlarından biriydi.

Bursa

Osmanlının önemli yönetim merkezlerinden biri olan Bursa’yı ziyaret etmek stajımıza hem coğrafi hem de manevi anlamda çeşitlilik kattı. Bursa’nın güzel ilçelerinden biri olan Yıldırım Belediyesi çalışanlarının bizi karşılaması bir günlük ziyaretimizin güzel başlangıcı oldu. Belediyenin özellikle gençlerin gelişmesine katkı sağlayan 24/7 açık “uyumayan kütüphaneleri” çok hoşumuza gitti. Rahatça gece çalışabilme imkanı ve yemek ikramları Bursa’nın gençleri için büyük bir şans olduğunu düşündük. Ardından Türkiye ve İslam dünyası için önemli olan Uludağ Camii, I. Murad Hüdavendigar Türbesi, Üftade Muhammed Muhyiddin Efendi Türbesi ve Mehmet Akşemseddin Türbesi’ni ziyaret ederek manevi huzur bulduk. Uludağ’ın çevrelediği Bursa bize memleketimizi hatırlattı ve ziyaretimiz olumlu izlenimlerle sona erdi.

IRCICA

IRCICA (İslam Tarihi, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi), İslam kültürü ve tarihi ile ilgilenenler için gerçek bir hazine. IRCICA, İstanbul’un kalabalık ve turistik semti Eminönü’nde, çevresindeki güzel bahçelerle sükunet hissi yaratıyor. IRCICA’da, İslam dünyasının zengin tarihini yansıtan nadir el yazmaları ve belgelerle dolu büyük bir kütüphane bulunuyor. Özellikle Arapça, Farsça ve Türkçe yazılmış eski el yazmalarını görmek ilginçti. IRCICA’yı ziyaret etmek bizim için gerçek bir keşif oldu. Bu merkezin kültürel mirası koruma ve kültürlerarası diyaloğu teşvik etmedeki rolünü anladık. İstanbul’a giderseniz IRCICA’yı ziyaret etmeyi ihmal etmeyin; burası sadece bir müze değil tarih ve kültürün canlandığı bir yer.

Kağıthane Belediyesi 

İsmi bile ilk bakıştan enteresan değil mi? İstanbul’un her köşesi gibi buranın da adı geçmişe yönelikmiş. Belediyenin kısa bir süre içerisinde çok sayıda proje tamamlaması müthiş bir başarı. Özellikle belediyenin sosyal hizmetler, çevre düzenlemeleri ve ekonomik kalkınma gibi alanlarda yürüttüğü projeler üzerinde çalışması dikkatimizi çekti. Ayrıca, belediyenin yaşlılara ve ev kadınlarına sağladıkları imkanlar da takdir edilesi. Belediye Başkanı Mevlüt Öztekin’in “Kalbimiz Kağıthane” mottosu, güzel bir anlam taşıyor. Başkan, “Kişi kalbiyle hareket etmediği müddetçe bu hizmetler vatandaşa yansıtılamıyor. İnsanı yaşat ki, Devlet yaşsın.” diyor.

Türkiye’ye ilk geldiğimizden itibaren kültürel ve sanatsal deneyimlere olan ilgimiz büyüktü ama Kağıthane’de yaşadığımız deneyim her şeyin ötesindeydi. Çünkü orada Sedef Atölyesi’ni ziyaret ettik. Sedef Atölyesi’nin atmosferi mükemmeldi. Sanat ve el işçiliğine olan tutkularını görmek, bize büyük bir ilham kaynağı oldu. Her adımda bize rehberlik eden ustalar, sabır ve özveri ile bu sanatın ne kadar değerli olduğunu hissettirdiler. Atölye’de geçirdiğimiz birkaç saat, bize bu sanatın ne kadar detaylı ve zahmetli bir iş olduğunu gösterdi. Kağıthane ziyaretimiz güzel manzaralı bir yerde lezzetli yemekler yiyerek tamamlandı.

Veni, Vidi, Vici

(Latince: “Geldim, gördüm, yendim”)

İstanbul, Doğu ve Batı’nın buluştuğu iki kıta üzerine yayılmış zengin bir kültürel mirasa sahip canlı ve büyük bir şehir. Uçağın penceresinden binaların kahverengi zirvelerini, sayısız damalı yolları, uçsuz bucaksız denizle çevrili beyaz vapurları gördüğümüzdeki ilk heyecanımızı hala hatırlıyoruz.

Bir gezgin için İstanbul bir cennettir. Öğrenci kartı ile Arkeoloji Müzesi, Rahmi M. Koç Müzesi, Modern Sanat Müzesi ve Türk ve İslam Eserleri Müzesi’ni ziyaret etme fırsatımız oldu. Osmanlı İmparatorluğu’nun yaşam tarzını ve yaşam koşullarını görmek de bize büyük bir deneyim sundu. Topkapı Sarayı, Beylerbeyi Sarayı, Dolmabahçe Sarayı, Yerebatan Sarnıcı kelimelerle anlatılamayacak kadar güzeldi. İstanbul, camilerin şehri (Ayasofya, Sultanahmet Camii, Süleymaniye Camii, Yeni Camii vb.) Bu büyük binaları gezerken kendimizi önemli bir şeyin parçasıymış gibi hissettik. Yüksek kubbelere bakarak ruhumuz huzur buldu.

Her gün böyle yaşama fırsatına sahip olanlar ne kadar şanslı, ne mutlu İstanbullulara.

Staj süreci, belediyenin çalışmalarına olan ilgimizi artırdı ve yapılan çalışmaları yerinde görme fırsatı sundu. İstanbul’un geçmişini, bugününü ve geleceğini görme imkanı bulduk.

Teşekkür ederiz TDBB, teşekkürler ederiz İstanbul.